MAİDE 57 |
يَا
أَيُّهَا
الَّذِينَ آمَنُواْ
لاَ
تَتَّخِذُواْ
الَّذِينَ
اتَّخَذُواْ
دِينَكُمْ
هُزُواً
وَلَعِباً
مِّنَ
الَّذِينَ
أُوتُواْ الْكِتَابَ
مِن
قَبْلِكُمْ
وَالْكُفَّارَ
أَوْلِيَاء
وَاتَّقُواْ
اللّهَ إِن
كُنتُم مُّؤْمِنِينَ |
57. Ey iman edenler,
sizden evvel kendilerine kitab verilenlerden dininizi bir eğlence ve bir
oyuncak edinenleri ve kafirleri veli edinmeyin. Şayet iman edenlerseniz
Allah'tan korkun.
Bu buyruğa dair açıklamalarımızı
iki başlık halinde sunacağız:
1- Nüzul Sebebi ve Dine Karşı Olanların
Veli Edinilemeyeceği:
2- Kafir ve Müşriklerden Yardım Almanın
Hükmü:
1- Nüzul Sebebi ve
Dine Karşı Olanların Veli Edinilemeyeceği:
İbn Abbas (r.a)'dan
rivayete göre, yahudiler ve müşriklerden bir topluluk, secde ettikleri sırada
müslümanların bu hallerinden dolayı gülmeye başladılar. Bunun üzerine Yüce
Allah: "Ey iman edenler ... dininizi bir eğlence ve bir oyuncak edinenleri
ve kafirleri veli edinmeyin" diye başlayan ayetleri indirdi.
"Alayedinmenin"
anlamına dair açıklamalar daha önce el-Bakara suresinde (67. ayetin tefsirinde)
geçmiş bulunmaktadır.
"Sizden evvel
kendilerine kitab verilenlerden ... ve kafirleri" buyruğunu, Ebu Amr ve
el-Kisai (...): Kafirler kelimesini esreli olarak okumuşlardır. el-Kisai der
ki: Ubey (Allah'ın rahmeti üzerine olsun)'in Mushafında bu, (...) şeklindedir.
Burada " ... den" edatı cinsin beyanı içindir. Ancak bu kelimenin
nasb ile okunması daha açıktır.
Şöyle de denilmiştir: Bu
buyruk, kendisinden önce gelen iki amilden daha yakın olanına atfedilmiştir ki,
o da Yüce Allah'ın: "Kendilerine kitap verilenlerden" buyruğudur.
Yüce Allah bununla onlara, yahudi ve müşrikleri veli edinmeyi yasakladığı gibi,
her iki kesimin de mü'minlerin dinlerini eğlenceye aldıklarını, onu oyuncak
edindiklerini bildirmektedir. "Kafirler" anlamındaki kelimeyi mansub
olarak okuyanlar ise bunu, "Sizden evvel kendilerine kitap verilenlerden
dininizi bir eğlence ve bir oyuncak edinenleri ve kafirleri veli edinmeyin"
buyruğunda yer alan; (...) ... ler'e atf etmiştir. Yani, bunları da ötekilerini
de veli edinmeyiniz. Bu kıraate göre, dini eğlence ve oyuncak edinmekle
nitelendirilenler yalnızca yahudilerdir, başkaları değildir. Veli edinilmeleri
yasak kılananlar ise, yahudiler ve müşriklerdir. Fakat, "kafirler"
anlamındaki kelimenin esreli okunuşuna göre ise, her iki kesim de dini
eğlenceye alıp oyuncak etmekle nitelendirilmektedirler.
Mekki der ki: Eğer çoğunluk
nasb ile kıraat üzerine ittifak etmemiş olsaydı, i'rabı, anlamı, tefsirdeki
gücü ve matufun aleyhe yakınlığı dolayısıyla esreli okuyuşu tercih edecektim.
Şöyle de denilmiştir:
Anlamı, müşriklerle münafıkları veliler edinmeyin şeklindedir. Buna delil ise:
"Biz ancak alay edenleriz" (el-Bakara, 14) demeleridir. Müşriklerin
tümü ise kafirdir. Fakat kafir lafzı, çoğunlukla müşrikler hakkında da
kullanılır. İşte bundan dolayı, kitap ehli kafirlerden ayrı olarak
zikredilmiştir.
2- Kafir ve Müşriklerden
Yardım Almanın Hükmü:
İbn Huveyzimendad der
ki: Bu ayet-i kerime Yüce Allah'ın: "Yahudileri de hıristiyanları da
veliler edinmeyiniz. Onlar birbirlerinin dostlarıdırlar" (el-Maide, 51)
buyruğu ile; "Ey iman edenler, kendimizden başkalarını sırdaş edinmeyin"
(Al-i İmran, 118) buyrukları gibidir. Bu da o ayetler gibi, müşriklerin
desteklerini almayı, onlardan yardım almayı ve benzeri hususları yasaklamayı
ihtiva etmektedir. Cabir (r.a)'ın rivayetine göre, Peygamber (s.a.v.) Uhud'a
çıkmak istediğinde, yahudilerden bir topluluk gelip: Biz de seninle beraber
sefere gelmek istiyoruz dedikleri halde, Peygamber (s.a.v.): "Bizler,
işimizde müşriklerin yardımını almayız" diye buyurdu. Şafii mezhebinde
sahih olan görüş de budur. Ebu Hanife ise, müslümanlar lehine ve müşriklere
karşı onların (kitap ehli kafirlerinin) yardımlarını almayı caiz kabul
etmiştir. Yüce Allah'ın Kitabı ise, bu hususta sünneti seniyyede varid
olanlarla beraber onların söylediklerinin aksine delalet etmektedir.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN